7 Eylül 2011 Çarşamba


Öpme beni öpmelerini sevdiğim

Çatlaktır dudaklarım

Doğduğum iklimin karasallığından mı

Toprağının yemiş vermezliğinden mi

Yoksa hasretten mi

Bilinmez


Dokunma bana ellerini sevdiğim

Hoyrat büyüdüm ben

Zarif beyaz eller değil alışık olduğum

Sert rüzgarların yüzüme çarpmasına

Yolarcasına saçlarımı savurmasına alışığım


Bakma bana gözlerini sevdiğim

Kaybolur giderim siyahlığında

Kimseler bulamaz

Cesedimi…


3 Eylül 2011 Cumartesi

Gitmek İstersin

      
        Bir şehri terk etmek sadece o şehri terk etmek değildir aslında. Alıştığın her şeyi  terk etmek, acımasızca sevdiğin insanlara daha çok da kendine sırt çevirmektir. Oturur yüzlerine bakarsın sevdiklerinin, her ayrıntıyı ezberlemek istersin. Yüzlerinde sen yanlarında yokken yaşayacakları acıları, hüzünleri, mutlulukları görmeye çalışırsın. Göremezsin. Artık hiç bir eylül hüznünü de mayıs sevincini de beraber karşılayamacağını bilirsin.Yine de gitmek istersin. 
       Bilirsin gittiğin zaman nelerin değişeceğini; huzur bulduğun yüzler ve bakışlar, her gün ekmek aldığın bakkal, ezbere yürüdüğün baharda hanımeli ve yasemin kokan sokaklar, çay içtiğin balkonun, pencerene gelen kırlangıçlar, hep geç gelmesinden ya da vaktinden önce gelmesinden yakındığın belediye otobüsleri, en mutlu anlarına tanık olan duvarlar, gecelerce gözyaşlarını saklayan yastığın... Bilirsin, yine de gitmek istersin. 
       Çok istersin gitmeyi ama bir türlü gidemezsin.